4 Temmuz 2012 Çarşamba

' İşte ben seni, böyle.. psikopatça seviyorum '

Ben, aldığın nefesi bile kıskanıyorum.
Sırf sana benden daha yakın oluyor, iliklerine işleyip yaşamanı sağlıyor' diye.
Kıskanıyorum işte deliler gibi..
Çünkü, seni yaşatmayı başaran tek nefes ben olmak istiyorum.
İliklerine ben işleyip en derin sığınaklarında kaybolmak ve,
Asla o labirentlerden kurtulmamak istiyorum.
Çıkış yolunu bulamayıp karanlığında kaybolmayı,
Düşlerinden çıkamayıp havasızlıktan boğulmayı
Ve buna sadece sen sebep olduğun için mutluluğa sarılmayı istiyorum.
Al nefesimi, senin olsun gerekirse..
Lâkin, benden fazla ihtiyaç duyma sakın o nefese.
Tuttuğun çatalı,kaşığı,bardağı.. İçtiğin suyu bile kıskanıyorum ben.
Çünkü senin her hücren, milimi milimine sadece bana ait olmalı.
Onlara benden daha fazla dokunmak gibi bir özgürlüğün yok, bu hiçbir şekilde olmamalı.
İçtiğin sigaranın dumanını bile kıskanıyorum.
Ciğerlerine işliyor o duman
Ve sen bunu hissettikçe, fark ettikçe
Daha şehvetli içiyorsun. Hazzın artıyor ona karşı, bağımlı kalıp koparılamıyorsun .
Bakışların değişiyor, huzura konuyorsun.
Farklı bir huzur ve anlam buluyorsun o lanetlenmiş sigara dumanında.
Ben de içiyorum ve bu duyguyu çok iyi biliyorum.
Ancak bu durum günden güne benim sinirlerime dokunuyor.
Sinirlenmemi sağlıyor.
İçine çektikçe kendinden geçtiğin en muazzam, en mükemmel, en nadir ,
En görkemli koku benim kokum olsun istiyorum !
Hem, o sigaranın dudaklarına değmek gibi bir hakkı yok !
Söyle ona, gerekirse bağır çağır küfür et.
Söv içindeki tüm düşmanlıkları, rahatlat yüreğindeki mazlum aydınlıkları.
Uzak durmayı becersin artık bir şekilde senden.
Çünkü o bunu yapmayı başardığı her seferde, ruhum daralıyor benim
Kuytu bir köşede sızıp kalıyor adeta.
Kıskançlıktan saldırıp saydırıyor içindeki mahzeninde sakladığı sırlı kinleri kendine bedenim.
Deliriyorum bu zamanlarda,
İlacı bulunamayan bir hastalığın pençesinde asılı kalıp celladımı bekliyorum adeta.
Ölüme doğru sürükleniyor her dem'im.
O dudaklar benim, sana ait olan herşey benim !
Sesini kıskanıyorum, yolda yürürken dikkat çeken asaletini
Sarhoş eden gülümsemeni, insanı kendinden geçiren düşlerini
Bakışlarını, göz bebeğini, tenini..
Kabalığının ve küstahlığının yanında, bir mücevher gibi aniden parıldayıveren nezaketini seviyorum.
İşte burada mevzuu-bahis ettiğim ufak tefek detaylar,
Bana sorulduğunda 'kirli anılarım,temiz hayatım' anlamına gelen bu kavramlar;
Beni yoldan saptırıyor.
Çünkü sesini sadece ben duymak istiyorum, onu duydukça, ben mutlu ve umutlu olmalıyım.
Duydukça şehvetimi demlendirip kendimce sadakati yormalıyım.
Bana ait olmanın verdiği arzularla, ruhunun doruklarına tırmanıp huzurumu bulmalıyım.
Yalnızca ben ona hayran kalmalıyım, ömrümü ona adadığım için kendime doymalıyım, birtek ben !
İlgi çeken her bir özelliğin, dikkatle gözleri kendinde toplayan her bir hareketin
Başkalarının da seni arzulamalarına yol açıyor.
İşte bu duruma dayanamıyorum, o düşünceleri öldüremediğim zaman
Ruhumun en narin yerine keskin bir hançer saplayıp, benliğimi yaralıyorum.
Havadan,sudan,topraktan.. Geçip giden zamandan.. Bazen, kendimden bile kıskanıyorum seni ben.
Kıskandığım herşeyi, her canlıyı, her varlığı, soyut ve somut kavramları altına saklanan dünyayı..
Bunları bana yazdırdığı için kalemimi..
Ödüllendirircesine,
Yazdıklarımı silercesine, defterimi bir ağaç kovuğuna defnedercesine,
Seni gerçeklerinden ayırıp kendi tünelinde arsızlaşmanı sağlayan her rüyayı öldürürcesine,
Tamamen dünya lügatı'ndan silmek istercesine,
İşlediğim o tatlı cinayetler yüzünden pişmanlık duymayıp
'Bunu kendi adıma,isteyerek yaptım ! ' derken tebessüm edercesine..
Bir tuhaflık denizinde yüzüp duruyorum.
İşte ben seni, böyle.. psikopatça seviyorum '

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder