Hep bir şeylerden eksik büyüdüm. Sevmelerden yoksun bırakıldım. Çocukluğumu hiçbir zaman tam anlamıyla yaşayamadım. Baba sevgisine her zaman hasret bırakıldım. Zamanla büyümeye başladım, önüme serilen yalanları oyladım, iyi kötü karşıma çıkanları kader başlığı altında art arda topladım, ne var ne yok avuçlarıma iliştirilen acıları hep onayladım.
Zamanla büyüdüm biraz, okula gitmeye başladım. ben diğerleri gibi hiçbir vakit koşamadım. Lise zamanlarım oldu, okulu pek severdim tiksinmeye başladım. Hep uzakta bırakıldım, hep kenardan manzarayı izlerdim ben.Hiçbir zaman o cam kenarına ilişme hakkına sahip olamadım. Sahipleri vardı oranın,o muhteşem manzaranın. Hiçbir zaman uzun süreli arkadaşlıklarım olmadı benim, sevilmedim kimse tarafından, candan arkadaş sıfatına layık görülmedim. Menfaatsiz dostluklara bulanmadım. Hata kimdeydi, neredeydi bulamadım. Hep kendimde suçu arar, eninde sonunda benliğimi karalardım. Hiçbir zaman bedelsiz içtenliklere layık olamadım. Kabahatim neydi, kime ne yaptım ? Bilemedim, bu şerri hayra yoramadım. Kimseye de soramadım. Samimiyet meselesinde bile kartları hep açık oynadım da samimi olmayı yahut da varlığımla samimi olunmasını başaramadım. Hiçbir zaman hiçbir şeyi normal olarak yaşamadım.Ben hep susanlardandım. Konuşacak kimsesi olmadığından ötürü, yalnızlığında boğulanlardandım. Şimdi.. O eksiklikler büyüdü içimde, kocaman bir yara haline geldi. Azrailin bile yanıma yanaşmaya takati kalamadı, ürktü benden. Çünkü halim, onun vaziyetinden fazlasıyla beterdi. Şimdi.. İçimde o eksiklikler, acılarla büyüdü, Tanrı tutamadı ellerimden, vahşetiyle üzerime yürüdü. Şimdi o eksiklikler.. Dağları aştı geldi, gözlerimden akanlar eskiden yaş mahiyetindeydi, şu kısacık zamanda kırmızıya büründü. Şimdi o eksikler, dillerinde kelepçe canavara dönüştü ! Boyun eğemem artık, her yeri kan bürüdü .
Kısa kalması gerekenlerden. Eski yazı hayatıma yahut eski yazma hevesime ne zaman geri dönebilirim , bilemem. İstiyorum bunu fakat zaman yeterli veya müsait değil, yaşam savaşındayım şimdi yalnızca yazmayla yetinemem. İlerleyeceğim elbet yolumda ancak.. Kafam rahat olduğunda . Sen içini ferah tut mukaddes kalemim, terk etmemek üzerine ant içerim, ben seni bir kenarda köşede gerekirse bir ömür bekleyecek ve bekletecek kapasitedeyim .
Öylesine yazılan bir kaç satır işte.Anlamsız çoğu zaman,sade hilekâr ve lûtufkâr.Benim için,içimi döktüğüm şu kara sayfalar,senin için hiç bir önem ifade etmiyor ey sevgili yar.Sana sevmelerimi helal etmiyorum,dibine kadar haram olsun dünyan cehennemime dönüşsün.Kifayetsiz hecelerde azrailin zulmünden kaçamayıp sıkış tebessümlerinde orada biçare kal.Azabımdan çöle dönüşsün o şuursuz gönlün.Sevme,seveme ben gibi herhangi birini.Birer birer yapışsın ruhuna,yüreğime hançerle kazıdığın yara izleri
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder